İlk zamanlarda Kemal TUNA'nın da anlattığı "Altın sarısı gümüş suyu" ile alâkalı bilgiden dolayı insanların kafası biraz karımış durumda. Çünkü son zamanlarda ürettiğimiz gümüş sularının rengi PPM değeri yüksek bile olsa su gibi şeffaf oluyor. Bunun sebebi üretim kalitemizin artmasından kaynaklanmaktadır. Elbette ki bu sarı renkli gümüş suyunun kötü olduğu anlamına gelmez. Ancak son ürettiğimiz gümüş sularının tam da olması gerektiği gibi olduğu anlamına gelir. Çünkü çok daha kalıcı ve etkili bir ürün ortaya koyduk.
Öncelikle şunu bilmekte fayda var;
Rengine bakarak gümüş suyunun ppm derecesini anlayamazsınız. Yani rengi sarı diye içindeki gümüş miktarı da fazla demek değildir. Rengin koyuluğu ya da renksiz olması tyndall etkisi nedeniyledir. Yani şöyle söyleyelim, gümüş partikülleri ne kadar büyür ise rengi de o derece koyu olacaktır. Partiküller küçüldükçe renk su gibi şeffaf olmaya başlar. Bu da şu anlama gelir, büyük partiküller hücreye nüfuz edemez. Dplayısıyla beklenen fayda sağlanamaz. Ve uzun süreli kullanımlarda birikme yapabilir. Hücreye nüfuz edebilecek partikül boyutu 2 nano metre civarındadır.
Kısacası en sağlıklı ve etkili olan gümüş suyu ppm derecesi ne olursa olsun renksiz olandır. elbette ki içine lazer tutarsanız yine bir çizgi görürsünüz. Ancak bu gibi deneyler de sizi yanıltabilir. Lazerle içinde gümüş var mı yok mu anlayamayacağınız gibi, tds cihazlarıyla da ppm ölçemezsiniz. İlgili olarak şunu okumanızı öneririm. PPM nedir?
"Tyndall efekti (Tyndall dağılımı veya Tyndall olayı olarak da bilinir), ışığın kolloid içindeki parçacıklardan veya bir süspansiyondaki küçük parçacıklardan saçılmasıdır. Adını 19. yüzyıl fizikçisi olan John Tyndall'dan alır. Dağılan ışık yoğunluğunun frekansın dördüncü kuvvetine bağlı olması ile Rayleigh dağılımına benzer. Bu yüzden mavi ışık kırmızı ışığa göre daha güçlü bir şekilde saçılıma uğrar. Günlük hayattan bir örnek, yanan motor yağının parçacıkları oluşturduğu motosikletlerden çıkan dumanın mavi renkte görülmesidir.
Tyndall etkisi altında uzun dalga boyu daha çok geçirilir, kısa dalga boyu ise saçılım ile daha çok yansıtılır. Bu dalgaboyu bağlılığına bir benzetme olarak uzun dalga boyundaki elektromanyetik dalgaların, radyo dalgaları gibi, binaların duvarlarından geçebilmesini, kısa dalgaların ise, ışık dalgaları gibi, duvarlardan yansıtılmasını verebiliriz.
Tyndall etkisi, diğer türlü ışığı geçiren bir ortamda ışığı saçan parçacık-madde dağıtıldığında, parçacık kesit alanı 40-900 nanometre civarı olduğunda(görünür ışığın altı veya yakını dalgaboyunda (400-750 nm) görülür.
Tyndall etkisi aerosollerde ve diğer kolloid maddelerde, parçacık boyut ve yoğunluğunu ölçmek için ticari anlamda kullanılır."
vikipedi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder